Benzer Ürünler
  • Bige Güven Kızılay’ın “Hayal Ağacım İğde” adlı eseri, içsel yolculuk ve huzurun sessiz anlarını deneme formunda keşfe çıkarıyor. Günlük yaşamdan alıntılarla, mutluluk ve umut dolu bir anlatıya sahip bu eser, kişisel keşif tutkunları için iyi bir rehber.
    ₺140,00
    ₺220,00
    %36 İndirim
    %36İndirim
    Yeni Ürün
  • Bige Güven Kızılay’ın “Hayal Ağacım Zeytin” adlı deneme kitabı, iyiliğin gücünü ve insan dayanışmasını vurgulayan özgün yazılar sunuyor. Sessiz ama etkili bir umut yolculuğuna çıkmaya hazır olun; kelimeler sizi yeniden düşünmeye ve cesaretlendirmeye davet ediyor.
    ₺160,00
    ₺250,00
    %36 İndirim
    %36İndirim
    Yeni Ürün
  • Albert Camus’nün 34 farklı konferansında insanlığın ahlaki alarmına odaklanıyoruz. Savaş, edebiyat ve siyaset temalarında yaptığı konuşmalar, bireyin ihmal edildiği dönemlere dikkat çekiyor. Bu eser, Camus’nün insanı yeniden düşünmeye çağıran güçlü bir manifestosu olarak öne çıkıyor.
    ₺265,00
    ₺385,00
    %31 İndirim
    %31İndirim
    Yeni Ürün
  • “Veba”da Jacqueline Rose, ölümü artık bireysel bir sınav olmaktan çıkarıp toplumun bilinç düzeyine taşıyor. Camus, Freud ve Simone Weil gibi düşünürlerin izini sürerken; ölüm, virüs gibi yakınımızdayken insanın psikolojik ve kültürel sınırlarının nasıl değiştiğini ustalıkla sorguluyor.
    ₺115,20
    ₺180,00
    %36 İndirim
    %36İndirim
    Yeni Ürün
  • “Sıdıka Hanım’ın Büyüleri”, Defne Çizakça tarafından oluşturulmuş 30 canlı yazı egzersiziyle bilinçaltınızı keşfe çıkartıyor. Kapalı gözlerle seçilen başlıklardan ya da kılavuz eşliğinde ilerleyerek hem eğlenip hem yazı tıkanıklığınızı kırabilirsiniz. 120 sayfalık bu karton kapaklı kitap, yaratıcı yazı atölyesi gibi işlev görüyor.
    ₺165,00
    ₺230,00
    %28 İndirim
    %28İndirim
    Yeni Ürün

Kavuşmak Hayal Oldu - Anneme Mektuplar

0.0
Para Puan : 1000
Fiyat : ₺450,00
Barkod : 9786256162921
:

Darbeler, sürgünler, ölen arkadaşlar, gurbetteki oğlu için her Allah’ın günü Babıâli Yokuşu’nu tırmanan bir anne, yazar olma serüveninin her anını annesiyle paylaşan oğul, ikisini birleştiren ve ayıran şehirler, yün örgüsü kazaklarla paketlenen dergiler, kitaplar, Babıâli dedikoduları, Paris’in sökülen kaldırımları, grevler, sıkılan yumruklar ve aşklar…

Nedim Gürsel’in annesine yazdığı mektuplarda, yalnızca bir yazarın yetişme sürecine değil, 1960’lardan 80’lerin ortalarına kadar Türkiye’nin toplumsal tarihine de tanıklık edeceksiniz.

Bu mektuplar posta kutunuza gelmişçesine “sizin” olan mektuplar...

“Sevgili anneciğim,
Birden sizlere yazmak istedim. Odamda sabaha karşı yalnızım. Çalışıyorum. İstanbul’da, kitaplar, izmaritler, yazılmamış beyaz kâğıtlar, müsveddelerle dolu odamdayken, dışarıda sabah olurdu. Bu şehirde yaşadığım sıcak bir geçmişi yeniden kurmak gittikçe güçleşiyor. Türkiye’de 1971 yılında genç olmamın sorumluluğunu devrimci dostlarımla paylaşamadım. Öyküler yazıyordum, belki iyi, değişik bir başlangıç yapmıştım ama yazarlık serüvenim de yarım kaldı. Sanki yıllardır burada, Paris’teki odamın, üstüme yıkılacakmış gibi duran renksiz duvarları arasında yalnız yaşıyorum. Arada bir içimden anlatılması güç, güzel bir coşku geçiyor. Uzun, yeni bir öyküye başladığımı düşünüyorum.”
Yazar Adı
Nedim Gürsel
Baskı Sayısı
1. Baskı
Kağıt Cinsi
2. Hamur
Kapak Türü
Karton Kapak
Ölçü Birimi
AD
Basım Yılı
2025
Sayfa Sayısı
512
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli
Ebat Bilgisi
çokebatlı
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR