Benzer Ürünler
  • “Ben Bir Gürgen Dalıyım”, Hasan Ali Toptaş’ın metafor yüklü anlatım gücüyle okuru kendi iç dünyasında derin bir yolculuğa çıkarıyor. Parantez Yayınları’ndan çıkan bu eserde doğa imgeleriyle örülmüş güçlü duygu temalarıyla modern insanın sorgulayan ruhuna hitap ediliyor.
    ₺152,00
    ₺175,00
    %13 İndirim
    %13İndirim
    Yeni Ürün
  • “Raylara Yatan Adam”, göç, terkedilmişlik ve aidiyet arayışını güçlü bir anlatımla ele alıyor. Rövşen Abdullaoğlu’nun Aile Yayınları’ndan çıkan bu eser, modern yaşamın zorlu yanlarını incelikle işleyen bir toplumsal dram romanı olarak dikkat çekiyor.
    ₺178,00
    ₺300,00
    %41 İndirim
    %41İndirim
    Yeni Ürün
  • “Aşkbank”, Osman Göcen’in kendi deneyimleriyle bankacılığın perde arkasını ve kariyer yolculuğunu aktarırken Armada kalitesiyle basılıyor. Finans sektörü meraklıları, mesleki ipuçları arayan genç profesyoneller ve banka dünyasına adım atmak isteyenler için sıcak, öğretici ve samimi bir rehber.
    ₺190,00
    ₺275,00
    %31 İndirim
    %31İndirim
    Yeni Ürün
  • "İhtişam ve Mutsuzluk", Balzac'ın Fransız toplumunun çelişkilerini ve bireyin içsel çatışmalarını ustalıkla işlediği kısa bir başyapıt. 72 sayfalık bu eser, okuyucuyu derin düşüncelere sevk eden etkileyici bir anlatı sunuyor.
    ₺97,50
    ₺130,00
    %25 İndirim
    %25İndirim
    Yeni Ürün
  • Shogun (2. Cilt), James Clavell’in Uzak Doğu’nun ihtişamını ve karmaşasını ustalıkla işlediği büyük roman serisinin devam kitabı. Samuraylar, entrikalar ve kültürel çatışmalarla örülü bu epik kurgu, tarih severler ve macera tutkunları için kaçırılmayacak bir deneyim sunuyor.
    ₺299,00
    ₺680,00
    %56 İndirim
    %56İndirim
    Yeni Ürün

Bana Öyle Tuaf Bakma

0.0
Para Puan : 1000
Fiyat : ₺155,00
Barkod : 9786052601617
:
Tuhaf çoklu, göreceli bir kavram. Yere ve zamana göre değişen, adeta yaşayan bir kelime. İçinde yadırgamayı, önyargıyı, sevgisizliği ve şaşkınlığı taşıyor. Bu yüzden tuhaf sayanın bakışı tuhaf oluyor, tuhaf gözle bakılan tuhaf kaçıyor, belki de tuhaf bakan kişi bir tuhaflık taşıyor...

Tuhaflık nerede başlar, nerede biter? Sınırı var mı? Neye, kime göre tanımlanır tuhaflık? Tuhaf demek, başka demek midir? Bu kavram gittikçe ötekileşiyor. Oysa tuhaflık, bir nevi ele avuca sığmazlık, farklılık, belki biraz derinlik ya da istenmeyenden kaçma isteğine dayanan farkındalık

Fulya Bayraktar, öyküleri yoluyla Bana Öyle Tuhaf Bakma derken tuhaflığı, birbirimizi dinlemeye, anlamaya bir yol açmanın döşeme taşı olarak kullanıyor. Tuhafamaneden de diyor öykülerinde, amaları, nedenleri kullanmadan farklılıkları, başkalıkları kabullenmenin bir yolu olması gerektiğini de hissettiriyor. Çünkü olağan hayatların içinde sıradan günler yaşayan insanların ufacık fark edişleri, küçücük isyanları, sessiz serzenişleri bile onları tuhaf yapmaya yetiyor. Oysa tuhaf da insan coğrafyasında bir ülke. Öykülerde, tuhaf görünmekten çekinen, çekinmeyip olabilecekleri göze alan, bozkırın sıkıcı yaşamına sığamayan insanlarına dokunuyoruz.

Fulya Bayraktar, gri bir kentin bürokratik, soğuk ve boğuk atmosferinde, istemedikleri bir yaşam süren, çoğu kez de bunun farkında olan insanları anlatıyor. Her biri bize tanıdık gelen kahramanlarına, Bana Öyle Tuhaf Bakmayın dedirtiyor. O anda biz tuhaf gözlerle bakıyoruz onlara Çünkü yazar bize ricasını tersinden sunuyor.
Yazar Adı
Fulya Bayraktar
Baskı Sayısı
1. Baskı
Kağıt Cinsi
2. Hamur
Kapak Türü
Karton Kapak
Ölçü Birimi
AD
Basım Yılı
2019
Sayfa Sayısı
95
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli
Ebat Bilgisi
çokebatlı
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR